HABERMAX.Üniversite adaylarının tercihleri için son günler yaklaşırken “Tercihi yaparken nelere dikkat edeyim?” diye ChatGPT’ye sorduk, gayet net yanıtlar aldık. Yılların hocası, deneyimli hekim, rektör Prof. Dr. Necmettin Atsü ise yapay zekayla aynı fikirde değil: “Bir algoritma üzerinden son derece mantıklı şeyler söylüyor ama duygusu yok. Z kuşağının çocukları çok akıllı. ChatGPT’ye muhtaç değiller. Ne istediklerini gayet güzel bilirler!”
Yıllardır yaptığı programlarla tercih aşamasındaki öğrencilere yol gösteren Doç. Dr. Görkem İldaş bu kez o malum soruyu yapay zeka sohbet robotu ChatGPT’ye sordu: “Üniversite tercihi yaparken kendime hangi soruları sorayım?” Robot, beş net yanıt verdi:
Hangi alan ve bölümde ilgi ve yetenek sahibiyim?
Tercih edilecek üniversitelerin akademik başarısı ve prestiji nedir?
Üniversitenin eğitim kalitesi, öğretim yöntemleri hakkında ne kadar bilgi sahibisin?
Yaşam maliyetleri, konaklama imkanları, sosyal aktivitelerine baktın mı?
Tercih edilecek üniversite mezunlarının iş bulma olanakları ve kariyer desteği nasıl?
Yapay zeka robotu, “Üniversite mi seçeyim, bölüm mü?” sorusunu da, “Kendi kişisel hedeflerine, ilgi alanlarına, kariyer planlarına bağlı olarak değişebilir. Ama öncelikle kendini değerlendir ve bu kararı verirken de bölüm seçerken de kendi ilgi ve tutkunu uyandıracak bir alanı seç.” yanıtını verdi.MANTIKLI AMA DUYGU YOK
Doç. Dr. Görkem İldaş, hazırlayıp sunduğu “Yolun Başındayken” programında yapay zeka robotunun değerlendirmelerini yılların hocası, deneyimli hekim, İstanbul Kent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Atsü’ye sordu. Yapay zeka robotuyla aynı fikirde olmayan Atsü’ye göre, “ChatGPT’nin tek eksiği var insan. Biz insanız!”:
“Bir algoritma üzerinden son derece mantıklı şeyler söylüyor ama işin içinde duygu var, kalp var, bunu hiçbir şekilde yerine koyamıyor. Dolayısıyla meslek seçmek, üniversite seçmek çok kıymetli, çok önemli. İnsanın hayatındaki en önemli dönüm noktalarından bir tanesi… Dolayısıyla bunun ChatGPT’ye bırakılması olacak bir şey değil. Zaten Z kuşağının çocukları çok akıllı. Öyle ChatGPT’ye falan da muhtaç değiller. Ne istediklerini gayet güzel bilirler.”AİLELER GERİ DURSUN
Değil yapay zeka robotu ailelerin bile bu önemli karar aşamasında çocuklarını etki altında bırakmaması gerektiğini söyleyen Atsü, “Bu işi yapacak olan sizsiniz. Benim annem babam hayatta değil. Beş on sene sonra onlar yoklar maalesef. O kararı alırken onlara sorup iş yapsaydık şimdi ne yapacaktık, kime sorup bir şey yapacaktık?” dedi ve kendi çocuğundan örnek verdi:
“Benim oğlum uluslararası ilişkiler ve hukuk okudu. Oxford Üniversitesi’nde yüksek lisansını yaptı. Tabii ben çok isterdim doktor olmasını. Defalarca da söyledim kendisine ama istemedi. Israr edip fikrini değiştirebilirdim ama baktım, hekimlik benim çocuğuma göre değil, kenara çekildim, kendi kararına bıraktım. Herkes çocuğu için en iyisini istiyor ama genelde o istekler örtüşmüyor. Hayatın sınırını genç kendi kafasında kendi çizmeli. Aile, arkadaş, kimse bu sınırlara katiyen müdahale etmemeli. Ettiği zaman kendine de zor çünkü istemediği bir çocuk görüyor karşısında. Çocuğa da mutsuzluk getiriyor. Çocuk da istemediği bir hayatı, babasının annesinin yazdığı senaryodaki bir hayatı oynamak zorunda kalıyor, hayat zindan oluyor.”ÜNİVERSİTE Mİ BÖLÜM MÜ SEÇMELİ?
Rektör Prof. Dr. Necmettin Atsü’nün “Bölüm mü üniversite mi seçmeliyim?” sorusuna yanıt bulamayan öğrencilere de önerileri şöyle:
“Bunun doğrusu yok bir kere ama bana soruyorsanız bölüm derim. Çünkü 10 sene, 20 sene sonra o üniversiteyi siz bir yere götürüyorsunuz. Orada öğrendiklerinizi, yapacağınız işleri yanınızda taşıyorsunuz. Ben Akdeniz Üniversitesi’nde okudum, Hacettepe Üniversitesi’nde ihtisasımı yaptım. Bunlar benim her zaman gururla taşıdığım şeyler ama hastalarım sadece şöyle bir bakıyorlar, diplomadaki adı görüyor, geçiyor, sonra benim ona verdiğim hizmete bakıyor. Dolayısıyla üniversitenin adı değil, bu yaptığınız işi ne kadar iyi yaptığınız, tabii ne kadar çok sevdiğinizle alakalı bir şey. Üniversiteye nasıl girdiğiniz, nasıl çıktığınız çok önemli. Ben üniversitelerin sadece öğretim yeri olduğu fikrine katılmıyorum. Asıl eğitim yeri bence üniversite çünkü aklınız başındayken, kendi kendinize eğitim alıyorsunuz. Kendi kendinize öğrenmeyi öğrendiğiniz yer üniversite. İlkokulda size verilen eğitimi alıyorsunuz ama üniversitede neyi öğreneceğinizi öğrenirseniz kendinizi eğitiyorsunuz. Bence bir üniversite mezununun okuduğu bölüm bununla ilgili olmasa da sanat, en azından bir alanda spor, hukuku bilmesi, bilişimle bilgisayarla iç içe olması lazım. Bunların hepsini eğer heybeye koyarsa çıktığı zaman sadece o üniversitenin verdikleri değil, kendi aldıklarıyla çok daha büyür.”
REKLAMI BIRAKIN, MESLEK ANLATIN
İstanbul Kent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Atsü, tercih aşamasında üniversitelere büyük görev düştüğünü söyledi:
“Üniversitelerin tercih danışmanlık ekiplerinin bence asıl üstlenmesi gereken rol üniversite reklamı yapmak değil, çocuklara meslekleri anlatmaları lazım. Ben üniversitede hep bunu yaptırmaya çalışıyorum. İstanbul Kent Üniversitesi olarak biz üç bacaklı bir tercih danışmanlık sistemi kullanıyoruz: Bir, akran danışmanlığı, bana göre en önemlisi. Çünkü o çocuğun yaşıtı ona yaşadıklarını, gerçeği anlatabilecek. İki, bu konudaki profesyonel danışmanlar yani rehber hocalar. Üç, ilgili bölümün kendi hocaları… Farklı düzeylerden, en küçüğünden en büyüğüne bu üçlüyle genç doğru kararı verir.”