HABERMAX. Avusturya’nın St. Pölten kentinde Alevi toplumunun 15 yıllık mücadelesi zaferle sonuçlandı. Dünyada sıfırdan inşa edilen ilk Cemevi, yaşanan mülkiyet ve asimilasyon krizlerinin ardından yeniden canlarla buluştu.

Avusturya’nın St. Pölten kentinde yıllardır mücadele konusu olan Cemevi, dün akşam düzenlenen Muhabbet Cemi ile yeniden Alevi toplumuna kapılarını açtı. Dünyada sıfırdan inşa edilen ilk Cemevi olma özelliğini taşıyan bu sembolik yapı, 15 yıllık direnişin zaferiyle yeniden canlara kavuştu.
2000’li yılların sonunda temeli atılan St. Pölten Cemevi, Avusturya’daki Alevilerin kendi kimlikleriyle var olma mücadelesinin simgesi haline gelmişti. Ancak süreç içinde:
nedeniyle Cemevi’nin elden çıkarılması gündeme geldi.
Bazı çevrelerin yapıyı “İslamî Alevi merkezine dönüştürme” girişimleri büyük tepkiyle karşılandı. Bu dönemde Avusturya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) yapıya sahip çıkarak kurumu yeniden Alevi toplumuna kazandırdı.
“Frei Aleviler” hareketinin yıllarca süren mücadelesi sonucunda Avusturya devleti, Aleviliği İslam’dan bağımsız özgün bir inanç olarak tanıdı. Bu tanıma, St. Pölten Cemevi’nin de simgesel önemini pekiştirdi.
Cemevi’nin en kritik dönemi 2022 yılıydı. Borçlar nedeniyle satış gündeme geldiğinde Alevi toplumu büyük bir sarsıntı yaşadı.
Tam bu dönemde iş insanı İzzet Caner devreye girerek Cemevi’ni satın aldı ve topluma şu sözlerle armağan etti:
“Cemevi, Alevi toplumuna hizmet etmeye devam edecek.”
Caner’in dayanışması, Avrupa’daki Alevi kurumları için örnek bir birlik modeli olarak değerlendirildi. Bu adımla Cemevi’nin kapısına kilit vurulması engellendi; inanç sahiplerinin birliği zafer kazandı.
Dün akşam gerçekleştirilen Muhabbet Cemi, hem bir yeniden doğuş hem de birlik mesajı niteliğindeydi.
Cem’e çok sayıda Alevi kurumu, Pir Analar ve Babalar, yurttaşlar ve gençler katıldı.
Semahlar döndü, nefesler okundu. Gecenin ana vurgusu “Birlik, Yol, İnanç ve Dayanışma” oldu.
Katılımcılar, tüm zorluklara rağmen Cemevi’nin yeniden açılmasını, Alevi yolunun direncinin simgesi olarak değerlendirdi.
Cem’in sonunda, bu yapının ayakta kalması için geçmişte emek veren canlar anıldı; onların hatırasına nefesler söylendi.
Bugün St. Pölten Cemevi, yalnızca bir ibadethane değil; Alevi kimliğinin bağımsızlığının, dayanışmasının ve yol bilincinin yaşayan bir simgesi.
15 yıllık bir mücadelenin ardından yeniden açılan kapılar, Alevi toplumuna “Asimilasyonun değil, direnişin kazandığı” mesajını veriyor.
HABER/FARUK KOS