HABERMAX. Milletvekili Salih Uzun, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile diğer uzun yıllar boyunca görevde kalan meslek odası başkanlarını sert bir şekilde eleştirdi. Uzun, sosyal medyada paylaştığı açıklamada, bu liderlerin iktidarla yakın ilişkiler kurarak koltuklarını koruduklarını öne sürdü.
İktidar ile İyi İlişkiler Koltuğu Garantiledi
Uzun, TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’nun 29 yıldır bu görevde olduğunu belirterek, “Rifat Hisarcıklıoğlu, 29 yıldır TOBB yöneticisi. TÜRK-İŞ Başkanı da öyle, Ziraat Odaları Başkanı da öyle, TESK Başkanı da öyle” ifadelerini kullandı. Bu liderlerin uzun yıllar boyunca görevde kalmalarının, iktidarla kurdukları iyi ilişkilerle doğrudan bağlantılı olduğuna dikkat çekti. Uzun, bu kişilerin iktidarla iyi geçinerek görevde kaldıklarını vurgularken, bu tutumun kendi kesimlerini savunmalarını engellediğini ileri sürdü.
“Kendi Kesimlerini Koruyamazlar”
Salih Uzun, daha sonra şu çarpıcı açıklamayı yaptı: “İktidarla iyi geçinerek koltuklarını koruyanlar, iktidara karşı kendi kesimlerini koruyamaz.” Uzun, söz konusu liderlerin, kendi sektörlerine ve temsil ettikleri kesimlere karşı sorumluluklarını yerine getirmede başarısız olduklarını savundu. Bu eleştirilerin hedefinde, özellikle işçi, esnaf ve çiftçi gibi önemli toplumsal kesimlerin çıkarlarını savunması gereken bu liderlerin, iktidarın politikalarına fazla yakın durmalarının neden olduğu sorunlar yer alıyordu.
İktidara Karşı Bağımsızlık Çağrısı
Milletvekili Uzun, açıklamalarında, işçi, çiftçi ve esnaf gibi kesimlerin haklarını savunabilmek için bağımsız liderlere ihtiyaç duyduklarını belirtti. Bu kesimlerin temsilcilerinin, iktidara karşı daha güçlü ve bağımsız bir duruş sergilemesi gerektiğine dikkat çekerken, iktidarın politikalarına olan yakınlıklarının bu kesimlerin haklarını koruma konusunda yeterli olmayacağını ifade etti.
Tartışmalar Gündemde
Salih Uzun’un yaptığı bu açıklamalar, uzun süredir görevde olan oda başkanlarının ve meslek örgütü temsilcilerinin, işçi ve esnaf kesimlerinin taleplerini yeterince dile getirmediği yönündeki tartışmaları yeniden alevlendirdi. Uzun’un bu sert çıkışı, özellikle iktidara yakın meslek odaları başkanları ve sendika liderleri için bir eleştiri olarak öne çıkarken, bağımsız ve güçlü bir temsil anlayışına ihtiyaç duyulduğu düşüncesini de pekiştirdi.
Bu açıklama, aynı zamanda Türkiye’nin ekonomik ve sosyal yapısında önemli yer tutan bu kesimlerin daha etkin bir şekilde seslerini duyurabilmesi için bağımsız bir liderlik arayışının arttığını gösteriyor. Uzun, bu liderlerin yerine, kesimlerinin çıkarlarını savunabilecek ve iktidara karşı daha güçlü bir tutum alabilecek yeni temsilcilere ihtiyaç olduğuna inanıyor.