BAHÇELİEVLER – EDİRNEKAPI – FATİH / İSTANBUL
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, bayramın ikinci gününde kurum çalışanlarıyla bir araya gelip, Edirnekapı Şehitliği’nde dua okudu. İmamoğlu’nun ilk durağı, Bahçelievler İBB Dr. Enver Ören Kültür Merkezi’nde faaliyet gösteren 153 Çağrı Merkezi oldu. Merkez çalışanlarıyla sosyal mesafe kurallarına uygun şekilde bayramlaşan İmamoğlu, personelle sohbet etti. İmamoğlu, İBB Halkla İlişkiler Müdürü Hülya Solmaz ve Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Yavuz Saltık’tan çalışmalarla ilgili bilgi aldı. İmamoğlu, bir çalışanın, “Geldiniz, destek oldunuz, çok teşekkür ediyoruz. Bizi yalnız bırakmıyorsunuz; biz de daha güçlü hissediyoruz kendimizi” sözlerine, “Gurur duyuyorum sizinle beraber olmaktan. İyi ki varsınız” şeklinde karşılık verdi.
ŞEHİT YAKINIYLA KONUŞTU
İmamoğlu, şikayet ve talep için arama yapan vatandaşların çağrılarını yanıtladı.153 Çağrı Merkezi’nden rastlantısal arama yapan İmamoğlu, bazı vatandaşlarla da sohbet edip, bayramlarını kutladı. Pendik’te yaşayan şehit yakını Haşim Bey’le de bir görüşme gerçekleştiren İmamoğlu, “Şehit kardeşimizi rahmetle anıyoruz. Onların sayesinde iyiyiz. Onların emeği ve gayreti, şehitlik mertebesi sayesinde iyiyiz. Bayramınız mübarek olsun. İnşallah daha güzel günlerde, sağlıkla, mutlulukla bir arada oluruz” temennisini iletti.
“PANDEMİ SÜRECİNDEN DERSLER ÇIKARMALIYIZ”
İmamoğlu’nun Bahçelievler’den sonraki durağı, Edirnekapı oldu. Zabıta Daire Başkanlığı’nda gerçekleştirilen bayramlaşmada İmamoğlu’na İBB Genel Sekreter Yardımcısı Murat Yazıcı, Başkan Danışmanları Murat Ongun, Ertan Yıldız ve Yiğit Duman ile Zabıta Daire Başkanı Engin Ulusoy eşlik etti. İmamoğlu, zabıta personelinin bayramlarını kutladı. Kimsenin Ramazan Bayramı’nı böyle mesafelerle kutlamayı tahmin edemeyeceğini belirten İmamoğlu, “Hayat, bize bazen böyle deneyimler yaşatıyor” dedi. Yaşanan sürecin birçok konuda mesajlarla yüklü olduğunu kaydeden İmamoğlu, “Dünyanın bazı konularda iş birliği yapma zorunluluğu ne kadar önemli; pandemi süreciyle ortaya çıktı. ‘Bir musibet, bin nasihatten evladır’ misali, dünyada çatışma, savaş, her şey bir kenara kaydı. Dünya, bundan ders almalı. İnsanlığın önceliği ne olmalı? Hangi konularda yatırımlar yapılmalı? Silaha mı; yoksa bilime mi, üretime mi, tarıma mı, eğitime mi..? Ülkeler bu anlamda hangi yatırımları yapmalı, hangi adımları atmalı? Bütün bu yönüyle pandemi sürecinden çok büyük dersler çıkarmamız gerektiğine inanıyorum” diye konuştu.
“VİCDANLI SÜREÇ YÖNETME KONUSUNDA HASSASİYET GÖSTERDİK”
16 milyon İstanbulluya hizmet eden kutsal bir görev yaptıklarını vurgulayan İmamoğlu, süreçte şunları söyledi: “Burada, çok vicdanlı bir süreç yönetme konusunda da büyük hassasiyet gösterdik. İlk defa belediyeyi arayıp, ‘Yardım istiyorum, ihtiyacım var’ diyen insan sayısı, 1 milyonu aştı. Yaptığımız tespitlerle, 600 binin üstündeki insanımıza destek paketlerimizle ulaşacağız. ‘Askıda fatura’ uygulamasıyla, dünya çapında, gerçekten maneviyatı yüksek, veren elin alan eli görmediği, somut bir dayanağı olan, güvenli bir aracı kurum vasıtasıyla yapılan bir desteğin, yardımın muazzam bir uygulamasıyla yürüttüğümüz süreç, 200 binlere ulaşmaya doğru koşuyor. Bu, sürdürülebilir de bir şey. Süt yardımımız, neredeyse aylık 120 binlere yaklaştı. Nakit yardım ulaştırdığımız insanların kümülatif sayısı 280 binlere ulaştı. 23 Nisan’da, Gençlik ve Spor Bayramı’mızda, çocuklara ve gençlere ulaştırdığımız paket sayısı 100 binleri aştı. Sayısı az da olsa, hepimizin minnet duyacağı 100 yaş üstü büyüklerimize, Ramazan paketimizi ve onlara minnet duygumuzu ileten mektubumuzu ulaştırdık. Kısacası, sosyal belediyeciliğin en vicdanlı dönemini yönetiyoruz.”
“16 MİLYON İNSANIN VİCDANINI TEMSİL EDİYORUZ”
16 milyon insanın vicdanını temsil ettiklerini ifade eden İmamoğlu, “Yapılan bütün bu destekler de 16 milyon insana ait. Ne bir siyasi partiye ait, ne benim şahsıma ait, ne vatandaşa bir lütuf… Hayır! 16 milyon insanın vicdanını, yardımlaşma duygusunu, ihtiyacı olanı yalnız bırakmama bütünleşmesini, tabiri caizse, aslında sevgiyi toplumda var etmek için bu uygulamaları yapıyoruz. Sevgiyi büyütmezsek, başarılı olma şansımız yok. Sevmezsek olmaz kardeşim. Benim bahsettiğim sevgi şu; Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan bizler, önce vatandaş olarak birbirimizi çok seveceğiz. Vatandaşlık sevgisi, yurttaşlık sevgisi… İstanbul’daki 16 milyon insan, hemşehrilik sevgisiyle birbirimize sıkı sıkıya bağlanacağız. Bu sevgi, kente ihanet ettirmeyecek sizi. Bu sevgi, şehri kirlettirmeyecek size. Bu sevgiyle, bu şehre hizmet edenlere saygı duyacaksınız. Bu şehri yönetenler, bu şehrin insanlarına saygı duyacak, hizmette, hürmette kusur etmeyecek. İşte bizim ortaya koymak istediğimiz, aslında bir sevgi dalgası. Bu dalga büyüsün istiyoruz” dedi. Sevgi ortamı sağlandığında güven duygusunun oluştuğuna vurgu yapan İmamoğlu, “Güveni tesis ettiğinizde, bu tür zor durumlardan çıkabilmeyi ve çok güçlü bir biçimde ayağa kalkabilmeyi sağlıyorsunuz” diye konuştu.
ŞEHİT POLİSİN AİLESİYLE BİRLİKTE DUA ETTİ
Zabıta Daire Başkanlığı’nda yaptığı konuşmanın ardından Edirnekapı Şehitliği’ne geçen İmamoğlu, şehitlikleri ziyaret edip, dua okudu. İmamoğlu, o sırada şehitlikte bulunan şehit polis Ekrem Ocak’ın ailesine de taziyelerini iletti. İmamoğlu’nun son durağı ise Fatih’teki İtfaiye Daire Başkanlığı oldu. İtfaiye Daire Başkanı Remzi Albayrak ve itfaiye personelinin bayramlarını kutlayan İmamoğlu, burada da bir konuşma yaptı. Konuşma öncesinde, geçtiğimiz 10 Mayıs’ta Kadıköy’de rutin eğitim sırasında yaşanan kazada şehit olan itfaiye erleri Emircan Çolak ve Mehmet Ali İnal ile daha önce şehit olan itfaiye personeli için, İmamoğlu’nun çağrısıyla Fatiha okundu.
“GÖREV ŞEHİTLERİ İÇİN ÖZEL GENELGE HAZIRLANMASI TALİMATI VERDİM”
Son kazanın herkesi üzdüğünü vurgulayan İmamoğlu, “Bu konuyla ilgili en derin, en ciddi soruşturmayı yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz. Yine bir yangın esnasında bir şehidimiz oldu. İstemediğimiz bir şey ama işte böylesi kahramanlarla dolu bu teşkilat. İBB’nin görev şehitleriyle ilgili özel bir genelge hazırlığımız var. Hem ailelerine sahip çıkmak hem de bir şehre hizmet ederken, insanlara, insanlığa hizmet ederken hayatını kaybeden görev şehitlerimize dönük, İBB’nin tarihsel duruşuna yakışan bir süreçle tanımlanması gerektiğine inanıyorum. Bu manada, bir genelge hazırlanması talimatını verdim. Bu hem bizim manen huzurlu olmamızın bir vesilesi olacaktır – giden elbette geri gelmez ama kalanların üzüntüsünü hafifletmek adına- hem de vicdanen kurumsal vazifemizi yerine getirme adına bunu çok çok önemsiyorum. Bu yönetmeliği hızlıca hazırlayacak arkadaşlarım. Sonra da duyuracağız. Allah’ın izniyle, hiçbir şehidimizin arkada bıraktıklarına dönük en ufak bir şüphe, endişe oluşmayacak. Zaten bu konuda hassasız ama daha da hassas bir tanımı, kural haline getireceğiz. Kişilerin inisiyatifinin daha ötesinde