Dolar 32,2733
Euro 34,9912
Altın 2.446,35
BİST 10.173,42
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 19°C
Az Bulutlu
İstanbul
19°C
Az Bulutlu
Per 21°C
Cum 22°C
Cts 23°C
Paz 24°C

Etem Sevik yazdı: İnsanın doğayla, çevreyle, sosyal yaşamla ilişkisi nasıl olmalıdır?

Etem Sevik yazdı: İnsanın doğayla, çevreyle, sosyal yaşamla ilişkisi nasıl olmalıdır?
25 Ocak 2022 12:21
232

HABERMAX.Etem Sevik yazdı. DEĞERLİ OKUYUCULAR: Doğa’nın bizatihi kendisi insanlığın önüne mucize sayılacak nimetleri ve güzellikleri getirip, seriyor.

İnsan ise, doğada yüzyıllardır yaşam yerleri ve alanları inşa ederek kendi çevresini ve sosyal çevresini arzularına göre biçimlendiriyor. Dolayısıyla insanların doğa ile olan ilişkisi buna “doğa-çevre-sosyal yaşam” döngüsü dersem, aslında bir anlamda modern bireyin içinde bulunduğu ve etrafında gözlemlediklerini yaşama alışkanlığa gittikçe yaşam standardına dönüştürüyor. Burada insan denen canlının gelişme ve ilerleme hızı ne kadar çok olursa da medeniyet kurmadaki başarısı da o kadar fazla oluyor. Bu önemli durumu şöylede söyleyebilirim sizlere; Gerçekten de doğa bireyin etrafında bulunan canlı ve cansız varlıkla olurken, çevre farklı kültürlerde yaşayan insanların yapıp, etmeleri sonucunda ortaya koydukları çok karmaşık görünen sistemli bir alana dönüşüyor ve sürekli dönüştürülüyor.

KONUNUN BURASINDA ŞU PARANTEZİ AÇMAM DOĞRU OLUR: Doğa dediğimiz alan bütün varlığı ile bizi kuşatırken sürekli gelişiyor, büyüyor, kendini yeniliyor. Ancak doğanın biz insanlara sunduğu tarifsiz ve sayısız güzellikteki değerleri bencillik ve kabalık yaparak bizim dışımızdaki canlıların yaşama haklarını görmezden geliyor ve çoğu zaman yok sayıyor hatta yok ediyoruz. İnsanın akıllı bir canlı olarak aklını harekete geçirebilmesi ve sonuç olarak tasarım yapabilme beceresi ile genelde doğada yaşayan diğer canlıların haklarını elinden alarak, doğayı adeta hesapsız – kitapsız ve sınırsızca sömürme hakkını kendinde bularak, doğayı, doğal çevreyi ve yaşamı her geçen gün daha bir yaşanmaz hale getiriyor. Bu çok çok kötü olan insan düşünce ve davranış şekli en başta doğaya, insan yaşamına, çevresine, sosyal yaşamına en büyük zararları bazen de geri dönüşü olmayan büyük felaketleri getiriyor. Örneğin günümüzde burnumuzun dibinde sık aralıklarla cereyan eden kasırgaları, selleri, kuraklığı, depremleri yine dünyanın dört tarafında denizlerde meydana gelen tusunami kasırgalarını yaşıyor olmamız hep insanın daha fazla kazanma hırsı ve aç gözlülüğü sonucunda oluyor.

OYSA doğanın bütünündeki işleyiş bir düzen içinde ilerlemektedir. Ama doğadaki düzeni bozmaya çalışmamız dolayısıyla doğanın dengesini bozacak davranışlarda bulunmamızın bizlere her geçen ağır olmaktadır. Bu yüzden doğadaki toprağın, suyun, yeşilin ve diğer canlılarında haklarını gözetmeli, yaşam alanlarını kısıtlayıcı davranışlardan tartışmasız uzak durmalı, saygı göstermeliyiz. Ayrıca içinde yaşadığımız çevreyi temiz tutmalı doğanın bize karşılıksız sunduğu güzelliklerin artmasında mesela dünyamızı güzelleştiren daha fazla yeşil alana sahip olmalıyız. Kısacası doğa ile girdiğimiz ilişkide olumlu ve yararlı davranışları geliştirmeye özen göstermeliyiz.

Paylaşın:
ETİKETLER:
Objektif, tarafsız, şeffaf, hakaret olmadıkça her görüşe saygılı olmaya çalışıyoruz, sağı solu olmadan bütün siyasi haberlerinizi yayınları...
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Mesaj Gönder
Merhaba, yayınlanmasını istediğiniz mesajınızı bize iletin, yayınlayalım.