HABERMAX. Dünya kiraz üretiminde birinci sırada yer alan Türkiye, 2025 yılında büyük bir kayıpla karşı karşıya kaldı. Mart ve Nisan aylarında yaşanan don felaketleri, kiraz üretimini neredeyse durma noktasına getirdi. 2024 yılında 67 bin ton kiraz ihraç eden Türkiye, bu yıl sadece 6 bin ton ihracat gerçekleştirebildi.

İhracat Kaybı 560 Milyon Dolara Ulaştı
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcısı ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, 2025 yılının ilk yarısında yaş meyve ve sebze ihracatında yüzde 9’luk düşüş yaşandığını ve ihracatın 560 milyon dolara gerilediğini açıkladı.
Uçak, “Zirai don kiraz üretiminde yüzde 90’a varan kayba neden oldu. Geçen yıl 67 bin ton ihracat yaparken, bu sezon 6 bin tona ancak ulaşabildik. Artık sezon da sona erdi. Zor bir dönem geçirdik,” dedi.
Eximbank’a Borç Erteleme Talebi
Zirai don nedeniyle pek çok üreticinin zor durumda kaldığını vurgulayan Uçak, Eximbank’a kredi borçlarının ertelenmesi yönünde çağrıda bulundu. “Üreticinin ayakta kalması için bu borçlara ilişkin kolaylık sağlanması gerekiyor,” ifadelerini kullandı.
Domates ve Biber Turşusu İhracatın Yeni Liderleri
Kirazdaki düşüşe rağmen, domates ve biber turşusu ihracatı yükselişini sürdürdü. Uçak, “Domates ihracatı yüzde 19 artarak 39 milyon dolara yükseldi. Kiraz ihracatı ise yüzde 57 düşerek 37 milyon dolardan 16 milyon dolara geriledi,” dedi.
Ege Bölgesi’nin işlenmiş sebze-meyve ihracatında da güçlü bir performans sergilediğini belirten Uçak, “Biber turşuları 69 milyon dolarla ilk sırada yer aldı. Kuru domates 58,5 milyon dolar, kornişon turşuları ise 49 milyon dolarlık ihracatla Türkiye ekonomisine katkı sağladı,” diye konuştu.
En Fazla İhracat Rusya’ya, Mamulde ABD Önde
2025 yılı ilk yarısında taze meyve-sebze ihracatında en fazla dış satım 32 milyon dolarla Rusya’ya yapıldı. İşlenmiş (mamul) ürün ihracatında ise ABD başı çekti.
Uçak: “Orman Yangınları Ekosisteme Büyük Zarar Veriyor”
İzmir’de yaşanan orman yangınlarına da değinen Hayrettin Uçak, “Her yıl bu tür felaketlerle karşılaşıyoruz. Ormanlarımızın yok olması, ekosistem için çok büyük kayıplara yol açıyor. Belki 30-40 yıl sonra yeniden yeşerebilecek alanlarımızı kaybediyoruz. Bu bizi derinden üzüyor,” dedi.