Dolar 34,5424
Euro 36,0063
Altın 3.006,41
BİST 9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 9°C
Parçalı Bulutlu
İstanbul
9°C
Parçalı Bulutlu
Paz 10°C
Pts 10°C
Sal 12°C
Çar 13°C

CHP’li Tekin, Milletin çocuğu aç yatıyorsa bundan daha büyük bir mücadele konusu olamaz.

CHP’li Tekin, Milletin çocuğu aç yatıyorsa bundan daha büyük bir mücadele konusu olamaz.
6 Mart 2022 01:27
447

HABERMAX.Sayın başkanım kongrelerin ertelenmesine tepki gösterdiniz. Genel Merkez erken seçim olasılığı ve pandemiden dolayı bir yıl uzatma kararı aldı. Bu konudaki düşüncenizi sorabilir miyim?

Kongrenin tarihinde yapılmasının birkaç alanda faydası olacağını düşünüyorum. Birincisi eğer erken seçim yapılmaz ve seçim zamanında yapılmazsa il ve ilçe başkanlarımızın, yöneticilerimizin hukuki durumu üzerinden bir tartışma başlatılabilir. Seçim zamanı böyle bir tartışmanın yaratacağı büyük sorunlar var. İkincisi özellikle İl ve İlçe örgütlerimizin bir yenilenme, farklı bir heyecan ve dinamizm kazanması açısından da seçimler çok önemlidir. Örgüt yöneticilerimiz bu dönem aldıkları güvenoyu ile çok daha güçlü bir şekilde siyasi faaliyetlerine devam edebilir. Üçüncüsü tüm Türkiye sathında CHP’nin enerjisinin, heyecanının görülmesi de toplumsal iletişim açısından bir faydadır. Genel Merkez erken seçim olasılığı ve pandemi gerekçesiyle yasal hakkını kullanarak bir yıl kongreyi erteledi. Bu da bir takdir meselesidir. Biz neticede iktidar olmak istiyoruz. Türkiye’de yeni bir sayfa açmak istiyoruz. Bizim amacımız halkımızı çok ağır koşullara sokan bu iktidar yapısından kurtularak, çoğulcu, şeffaf, katılımcı bir demokrasi kurmak. Dolayısıyla koşullar nasıl olursa olsun bunun için çalışacağız. Umarım bahsettiğim mahsurlar hiç yaşanmaz ve seçimlerde hak ettiğimiz sonucu alırız.Büyük bir kriz yaşıyoruz. Halk faturalardan ve hayat pahalılığından şikayetçi. CHP bu durumu eylemselliğe dönüştürebildi mi?

Bunu bir kriz olarak tanımlamak bile haksızlık. Bu bir buhran. Türkiye tarihinin en ağır, en derin ve en uzun süreye yayılan krizi. Diğer krizler bir kalp krizi ise bu bir kanser. Yavaş yavaş büyüyor, derinleşiyor, milyonların nefesini keserek ilerliyor. Halk temel ihtiyaçlarını gideremez bir halde. Kuyrukları hepimiz görüyoruz. Elektrik faturaları aileleri vurduğu kadar esnafı ve işverenleri de boğuyor. Üretici fiyatları bir yılda yüzde 94 arttı. Üretim üzerinde inanılmaz bir baskı var. Üretim fiyatları böyle artınca da bunun iki sonucu var.  Bir üretim azalıyor, özellikle tarım sektöründe bunu görüyoruz, iki tüketici fiyatlarına da bu artış zaman içerisinde yansıyor. Şu an üretici fiyatlarındaki artışla tüketici fiyatları arasındaki artış arasında makas 45 puan. Bu makas kapanacak. Yani bütün fiyatlar daha da artacak. Enflasyon yükselecek. Halkın alım gücü düşecek. Kara bir tablo çizmek istemiyorum. Biz buğday ithal eden bir ülkeyiz. Gerçekten bugün millet ekmeğe muhtaç, yarın ekmek bulamaz hale gelebiliriz. Özellikle gıda alanında yaşananlar konusunda sürekli uyardım. Gübre fiyatlarındaki artış, akaryakıt ve diğer girdi maliyetlerindeki yükselişin üretimi nasıl etkilediğini söyledim. Çiftçi toprağı ekemez hale geldi. Üretim yoksa, mal yok, pahalılık veya yokluk var. Bugün pahalılığı yaşıyoruz, yarın yokluğu da yaşayabiliriz. Şimdi şurası çok açık, bugün sürdürülen ne idüğü belirsiz, dünyada eşi benzeri olmayan ekonomi programı bir yıkıma neden oluyor. Bu yıkım da derinleşiyor. Ben zengin bir Türkiye istiyorum, güçlü bir Türkiye istiyorum. Bunun yolu üretim atmosferinin iyileştirilmesinden yani önce yapısal reformlardan geçiyor. Demokrasi yoksa, adalet yoksa zenginlik de yok. Halkın üçte ikisi yargıya güvenmiyor. Böyle bir ülkede ekonomi gelişmez. Böyle bir ülkeye yatırım da gelmez, istihdam da artmaz, katma değeri yüksek sektörlerde üretim de yapılmaz. Her 4 gençten 3 tanesi yurt dışına kaçmayı hayal ediyor. Her şeyi değiştirmemiz lazım. CHP ve muhalefetin tamamı üstüne düşen bir görev de var. Ekonomik krizi anlatıyoruz. Ekonomik krizden çıkışı ve zenginliğin yolunu da göstermemiz gerekir. Daron Acemoğlu, çok önemli bir bilim insanı, iktisatçı, Türkiye’ye geldi. Yazdığı kitaplar ortada. Zenginliğin yolu kapsayıcı kurumların geliştirilmesinden geçiyor. Nedir onlar? Demokratik kurumlar. Merkez Bankası bağımsızlığı iktidar ile ilgili değil, halkın ekmeği ile ilgili bir konudur. Yargı bağımsızlığı Tayyip Erdoğan’ın değil, Bakkal Haydar Amca’nın, Manav Hüseyin ağabeyin, evinden işine giden, günde 12 saat çalışan Ayşe teyzenin geleceği, zenginliği, refahı ile ilgili bir meseledir. Bunu anlatmamız lazım. Özellikle sokakta daha etkin, daha güçlü olabileceğimizi düşünüyorum. Hükümet engellemek isteyebilir, bu engelleri aşacağız. Barikat koymak isteyebilir, o barikatı geçeceğiz. Milletin çocuğu aç yatıyorsa bundan daha büyük bir mücadele konusu olamaz. Genel Merkezimizin öncülüğünde ve stratejik planlaması içerisinde örgütlerimizin gücüyle ben inanıyorum ki bu dönem dünya tarihine geçecek bir muhalefet performansı göstermemiz mümkün. Hepimiz hazırız. Önümüzdeki günlerde böyle bir performansın işaretlerini veren adımları bekliyoruz.Vatandaşın siyasi partilere karşı soğukluğunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Bütün partilerde istifalar var. Bunun nedeni ile ilgili düşünceniz nedir?

Biz eskiden istifa edenlere ulaşır, mutlaka neden istifa ettiklerini sorardır. Elimde bazı veriler var. İstanbul’da mesela önemli sayıda üyemiz istifa etmiş. Bir arayıp sormak, kalplerini almak gerekir. Yıllarca bu partiye hizmet etmiş insanlar, yol arkadaşlarımız gönülleri kırgın yuvadan ayrılıyorsa, Genel Merkez’e düşen o gönülleri kazanmak, kırgınlıkları gidermektir. Sayın Genel Başkanımız Kılıçdaroğlu çok nazik, çok düşünceli bir insan. İnanıyorum ki gereken talimatı Genel Merkez yöneticilerimize verecek, onlar da gerekeni yapacaklar. Vatandaş siyaset kurumuna karşı mesafesini koruyor. Neden? Çünkü Türkiye’deki siyasi partiler yasası ve seçim sistemini Almanya’ya koyun, siyasi partilere üye olacak 1 kişi bulamazsınız. Fransa’ya koyun, toplum siyasi partilerden arkasına bakmadan kaçar. Bizdeki sistemin dünyada eşi benzeri yok. Her şey tek bir adamın eline verilmiş, kimsenin geleceği, yarını belli değil. Atama sistemiyle, demokrasi oynuyoruz. Millet vekilini seçmiyor, liderler seçiyor, milletin önüne koyuyor. Çok çalışmışsın, halkın teveccühüne layik olmuşun hiçbir önemi yok. Genel Başkan listeye yazarsa varsın, yoksa yoksun. Örgütte yıllarını geçiren, hayatını bu mücadeleye vakfeden insanlar bir anda kendilerini koridorda buluyor, haketmeyenler en önemli yere getiriliyor. CHP bütün diğer partiler içerisinde en demokrat, en katılımcı parti, bizde bile sistem ne yazık ki herkesin elini kolunu bağlıyor. Çözüm ne? Ben bunu daha önce de ifade ettim. Sandığı örgütün önüne koyalım. Örgüt her düzeyde temsilcilerini kendi seçsin. Kim milletvekili olacak, bırakalım örgüt karar versin, kim belediye başkanı adayımız olacak, yine örgüt karar versin. Örgütün gücünü ve desteğini alanlar çok daha farklı bir performans ortaya koyarlar. Bir de objektif kriterlerimiz olsun. Yani kim ne yapacak, bunu genel merkez ölçsün, değerlendirsin, iş tanımı belli olsun. Kamuoyu araştırmaları ile halkın da görüşünü alalım neticede akılla karar verelim. Her siyasetçi övülmeyi sever. Milletlerin ihtiyacı olan genel başkanlarını öven değil, millete hizmet eden siyasetçilerdir. Bunun yolu da işin patronunu işin başına getirmek, her düzeyde millete seçme ve seçilme hakkı vermekten geçer. Bunu yaptığımız anda sorunların geride kaldığını da hep birlikte göreceğiz.

Paylaşın:
Habermax'ta Tarafsız ve Şeffaf Habercilik Habermax olarak, habercilik anlayışımızın temelinde objektiflik, tarafsızlık ve şeffaflık yer alıyor. İnternet sitemizde, hakaret içermediği sürece her görüşe saygı göstererek, farklı bakış açılarına yer vermeye özen gösteriyoruz. Siyasi haberlerde sağ-sol ayrımı yapmaksızın, toplumun her kesimine hitap eden ve doğru bilgilendirmeyi amaçlayan içerikler sunuyoruz. Güncel ve doğru habere ulaşmanın önemine inanan Habermax, okuyucularının güvenini kazanmayı ve korumayı hedeflemektedir. Siz de güvenilir ve tarafsız haberlere ulaşmak için bizi takip etmeye devam edin.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Mesaj Gönder
Merhaba, yayınlanmasını istediğiniz mesajınızı bize iletin, yayınlayalım.