Dolar 34,5424
Euro 36,0063
Altın 3.006,41
BİST 9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 9°C
Az Bulutlu
İstanbul
9°C
Az Bulutlu
Paz 10°C
Pts 11°C
Sal 12°C
Çar 13°C

CHP’li Milletvekili Tekin Türkiye erken seçime gitmeli

CHP’li Milletvekili Tekin Türkiye erken seçime gitmeli
10 Aralık 2019 13:11 | Son Güncellenme: 10 Aralık 2019 13:14
1.146

AHA.Sayın Gürsel Tekin sürekli sahada olan bir milletvekili olarak yaşanan krizi en iyi gören insanlardan birisiniz. CHP’nin krize yönelik çözüm önerisi nedir?

Karşı karşıya olduğumuz kriz boyutu, derinliği ve yapısı itibariyle tarihte daha önce yaşadığımız krizlerden farklı. Bu kriz bir finans piyasası krizi değil. Bu kriz kötü yönetim nedeniyle oluşan bir kriz. 2014 yılından itibaren başlayan tek adam sevdası Türkiye’nin siyasi risklerini arttırdı. Aynı dönemde merkezi yönetim harcamaları da bütçede kara delik oluşturan ve doğrudan yandaşlara verilen projeler nedeniyle arttı. Türkiye ciddi bir borçlanma ihtiyacı içerisine girdi. Dünyada parasal politikaların sıkılaşması nedeniyle borç maliyeti arttı, borç vadesi kısaldı. Nihayetinde hükümet vergileri arttırarak ve yüksek faizle borçlanarak delikleri kapatma yoluna gitti. Ancak artan maliyetler Türk Lirası’nın değerini düşürdü, yaşanan kur krizi ile iç piyasada talep daralması yaşandı ve nihayetinde üretim düştü, işsizlik arttı. Halk yoğun bir şekilde krediler eliyle borçlandırıldığı için işsizlik artışı sosyal bir krize dönüştü. Bugün bu safhanın başlangıcındayız.

Yapılması gereken nedir? Yapılması gereken işe baştan başlamaktır. Türkiye erken seçime gitmeli. Tek gündemi demokratikleşme ve reform olan bir hükümet iş başına gelmeli. Adalet sistemi düzeltilmeli. Türkiye yeniden yatırım alabilir bir ülke haline gelmeli. Adil rekabet ortamı sağlanmalı. Temel hak ve özgürlükler etkin bir şekilde korunmalı. Meclis sistemde çok daha merkezi bir konuma gelmeli. Her alanda yapısal ve uzun vadeli reformlara ihtiyacımız var. AKP Türkiye’yi bir enkaza çevirdi. Her gün enkaz büyüyor. Kaybettiğimiz her saniye Türkiye’ye yeni faturalar yaratıyor. Çözüm millettir, sandıktır, halkın yeniden iktidara gelmesidir.

2) İşsizlik oranları çok yüksek ancak siyasetin gündemine yeteri kadar gelmiyor. Neden?

Muhalefet bu konuyu etkin bir şekilde gündemde tutmaya çalışıyor. Ben sayısız defa bu konuda açıklamada bulundum. Partimizin Genel Başkan Yardımcıları ve genel olarak muhalefetin tamamı bu konuyu çok ciddi şekilde işliyor. Ancak hükümet baskısı ve tekeli altındaki basın ortamı bu seslerin kamuoyuyla buluşmasını engelliyor. AKP cambaza bak oyunlarıyla, sanal gündem üreterek vatandaşın gündemini baskı altına almaya çalışıyor. Halbuki ne yapsalar boş. İşsiz insan işsizliğini bilir. Yatağa aç giren aç olduğunu bilir. Hesabını da keser. Hükümet işsizlik konusunu gündemden düşürmeye çalıştıkça halkla bağlantısı kopuyor. Yarın bu yaptıklarının hesabı sandıkta ağır bir şekilde kendilerinden sorulacak.

3) Yoksulluk da gündemin önemli bir maddesi. Ne düşünüyorsunuz?

Bakın ben geçen hafta Ankara’da mezata gittim. Yediemin otoparkını gezdim. Büyük dramlar var. Sadece Ankara’da her gün 50 araç haczediliyor. 21 milyon icra dosyası var. Milletin malı, mülkü mezatta yok pahasına satılıyor, parasızlıktan alıcı bile çıkmıyor. Vatandaş 75 kuruşluk çayı taksitle ödeyecek hale gelmiş durumda. 16 milyon 800 bin vatandaşımız yardıma muhtaç yaşıyor. Diğer tarafta AKP vergi indirimleri yapıyor, yandaşlara ballı ihaleler dağıtıyor, kendi zümresini korumak için kamu kaynaklarını har vurup harman savuruyor. Bu adaletsiz düzen yıkılmak zorundadır. Türkiye’de bir tane yoksul varsa, yatağa aç giren bir çocuk varsa onun sorumlusu hükümettir. Türkiye kendisini açlığa, işsizliğe ve yoksulluğa mahkum eden bu hükümetten hesabını sormak zorundadır.

4) Sn. Erdoğan ve Davutoğlu’nun karşılıklı açıklamaları çok konuşuldu. Siz bu konuya nasıl bakıyorsunuz?

Erdoğan göreve gelirken “saksı gibi Cumhurbaşkanı olmayacağım” demişti. Bu arazi 2015 yılında Şehir Üniversitesi’ne devredildi. Kendisinin haberi yok muymuş? Saksı gibi durmuş mu? TMMOB bu devre karşı dava açtı, hukuk mücadelesi başlattı. O zaman Erdoğan’ın hiç sesini duymadık. Şimdi siyasi sebeplerle bu konuyu gündeme getirmesi sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Bir dolandırıcılık varsa, o dolandırıcılığı zamanında engellemesi gereken Erdoğan’dır. Görevini ihmal etmiştir. Ben Sayın Davutoğlu’nun söylediklerine katılıyorum. Bütün kamu görevlileri çıksınlar, malvarlıklarının hesabını versinler. Biz bu konuda bir yasa teklifi vermiştik. Sayın Davutoğlu ona imza atmamıştı. Şimdi bu noktaya gelmesini de ayrıca olumlu karşılıyorum. Zaman geçiyor, insanlar doğru noktaya geliyor.

Kaynak – Gürsel Tekin

Paylaşın:
Habermax'ta Tarafsız ve Şeffaf Habercilik Habermax olarak, habercilik anlayışımızın temelinde objektiflik, tarafsızlık ve şeffaflık yer alıyor. İnternet sitemizde, hakaret içermediği sürece her görüşe saygı göstererek, farklı bakış açılarına yer vermeye özen gösteriyoruz. Siyasi haberlerde sağ-sol ayrımı yapmaksızın, toplumun her kesimine hitap eden ve doğru bilgilendirmeyi amaçlayan içerikler sunuyoruz. Güncel ve doğru habere ulaşmanın önemine inanan Habermax, okuyucularının güvenini kazanmayı ve korumayı hedeflemektedir. Siz de güvenilir ve tarafsız haberlere ulaşmak için bizi takip etmeye devam edin.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Mesaj Gönder
Merhaba, yayınlanmasını istediğiniz mesajınızı bize iletin, yayınlayalım.