HABERMAX. Bursa Akademik Odalarına üye kadınlar, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında yaptıkları açıklamada, Türkiye’de yıllardır “kadına yönelik şiddet” olarak tanımlanan olgunun faili görünmez kıldığına dikkat çekerek, yaşanan durumun özünde erkekler tarafından uygulanan toplumsal cinsiyete dayalı bir şiddet sistemi olduğunu vurguladı. Kadınlar, bu şiddetin yalnızca kadınları değil; çocukları, hayvanları, doğayı ve tüm kırılgan grupları hedef aldığına işaret etti.

Açıklamada, ataerkil yapının binlerce yıllık tahakküm rejimi olarak şiddetin kökeninde yer aldığı belirtilerek, ekonomik kriz, yoksulluk, siyasal nefret söylemleri, kurumsal çürüme ve medya içeriklerinin bu şiddet ortamını derinleştirdiği ifade edildi.
Kadınlar; evde, sokakta, iş yerlerinde ve dijital dünyada neredeyse her türlü şiddete maruz bırakıldığını belirtti.
Bursa Akademik Odalarına üye kadınlar, yaşanan şiddet sarmalının nedenlerini iki başlıkta topladı:
1. Kadınların güçlenmesine tepki:
Dünya genelinde yükselen kadın hareketi, kadınların dijital çağda daha hızlı güçlenmesi, “hayır” diyebilme ve özgürleşme taleplerini artırdı. Bu durum, ataerkil düzen tarafından bir tehdit olarak algılanıyor.
2. Ekonomik krizlerin yarattığı güvencesizlik:
İşsizlik, geleceksizlik hissi ve artan yoksulluk, erkeklerde kimlik bunalımı ve öfke biriktiriyor. Bu durum erkek şiddetini tetikleyen önemli faktörlerden biri olarak gösterildi.
Açıklamada çözüm önerileri de sıralandı:
Açıklamanın sonunda, Bursa’da yükselen eşitlik talebinin önemine dikkat çekilerek şu mesaj verildi:
“Cumhuriyet’in 100 yıllık mücadelesini sürdürüyoruz. Susmayacağız, korkmayacağız, geri adım atmayacağız. Yaşamak istiyoruz, yaşatacağız.”
Basın açıklamasının ardından TMMOB Makina Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Konferans Salonu’nda bir panel düzenlendi. Moderatörlüğünü Kimya Mühendisi Meral Çoban’ın yaptığı panelde,
Panelde kadınların meslek hayatlarında karşılaştıkları ayrımcılık, mobbing, güvencesizlik, ücret eşitsizliği ve şiddetin görünmeyen biçimleri ele alındı.